İnsan vücudunun ağırlık olarak yaklaşık %55-%60’ı sudur. Kas ve yağlar farklı oranlarda su içerdiği için vücuttaki su oranı kişiye göre değişir. Ayrıca kanın %83’ü, beynin %70’i sudan oluşur.
Ayrıca su, sindirime yardımcı olur, karaciğer ve böbreklerdeki toksinleri temizler, kan dolaşımındaki fazla sodyumu uzaklaştırır, vücut ısısını ve kan basıncını düzenler, cildi ve diğer dokuları korur ve eklemleri yağlı tutar.
Görüldüğü gibi vücudumuzun önemli bir bölümünü kaplayan ve çok önemli işlevlerin yerine getirilmesini sağlayan suyun varlığı son derece önemli olduğu gibi eksikliği de son derece tehlikelidir.
Susuzluk Belirtileri Nelerdir
Vücudumuz, ihtiyaç duyduğu suyu elde edemediği zamanlarda çeşitli belirtiler ile bunu dışarı vuracaktır. Bu belirtilerin bazıları çok hızlı şekilde ortaya çıkabileceği gibi uzun süreli de ortaya çıkabilirler.
En yaygın susuzluk belirtileri;
- Yorgunluk
- Koyu ve kötü kokulu idrar
- Tuvalete az çıkma
- Kuru deri
- Kabızlık
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Ağız kokusu
- Kas krampları
- Bilinç kaybı
- Hızlı nefes alıp verme
- Düşük tansiyon
- Boş bakışlar
- Az terleme
Elbette bu belirtiler tek başına susuzluk belirtisi olmayacağı gibi bir kaç tanesi aynı anda görüldüğünde mutlaka 1-2 bardak su içmekte fayda vardır.
Ayrıca kas krampları, baş dönmesi, bilinç kaybı, düşük tansiyon gibi belirtiler çok ciddi belirtiler olup en kısa sürede tıbbi destek alınması gerekebilir.
Bir insan yemek yemeden günlerce hatta 1 haftadan daha uzun süre hayatta kalabilir. Ancak aşırı sususzluk yani dehidrasyon, saatler içinde ruh hali, bilişsel fonksiyonlar ve fiziksel performansı olumsuz etkileyebilir.
İş Yerinde Ne Kadar Su İçmeliyiz
Ne kadar su içileceğine dair kesin bir miktar veya tavsiy yoktur. Bir çok kaynak günde 8 bardak veya 2,5 litre su içmenin yeterli olduğundan bahseder ancak tüm insanlar için bu miktarları doğru kabul etmek mümkün değildir.
Günlük tüketilmesi gereken su miktarı, kaybedilen su miktarı ile doğru orantılıdır. Kaybedilen su miktarı ise doğrudan fiziksel aktiviteye bağlıdır.
Yürümek, oturmak hatta nefes almak bile su kaybetmemize neden olur. Ancak her aktivitenin kaybettirdiği su miktarı birbirinden farklıdır ve kişiye göre de farkılık gösterir.
Örneğin 90 kg ağırlığında yetişkin bir erkek ile 58 kg ağırlığında genç bir kadın aynı mesafe ve aynı tempoda koşmaları halinde tükettikleri su miktarı birbirinden çok farklı olacaktır. Dolayısıyla su ihtiyacı da değişecektir.
Farklı vücut yapısı, cinsiyet, yaş, ortam sıcaklığı ve aktivite seviyeleri gibi çok sayıda farklı etken günlük su tüketimini belirler. Ayrıca emzirme, hamilelik veya çeşitli hastalıklar da su tüketimi üzerinde etkili faktörlerdir.
Görüldüğü gibi günlük su ihtiyacımız, vücut özelliklerimiz ile yaptığımız aktivitelere göre değişkenlik gösteren çok bilinmeyenli bir denklemdir. Ancak ortalama vücut özelliklerine sahip, düşük aktivite yapan sağlıklı bir insan günlük en az 1,5 litre suya ihtiyaç duyacağını söylemek yanlış olmaz.
Su İçmenin İş Sağlığı ve Güvenliği Açısından Önemi
Yeterli miktarda su içmek genel sağlık açısından çok önemlidir. Ancak çalışanların sağlığı ve güvenliği açısından da çok büyük önemi vardır. Özellikle sıcak iklimde işyeri dışında çalışanlar veya sıcak ortamda çalışanlar mutlaka kısa aralıklarla su içerek su ihtiyaçlarını gidermelidirler.
Bununla beraber susuzluk nedeniyle meydana gelebilecek baş dönmesi, konsantrasyon kaybı gibi etkiler, kişilerin iş kazası geçirmesine neden olabilir.
Ayrıca bas ağrısı, yorgunluk veya halsizlik gibi rahatsızlıkların ilk nedenlerinden biri de yetersiz su tüketimidir.
Bu nedenle gün içinde çalışanların belirli aralıklarla su içebilecekleri imkanlar oluşturulmalıdır. Bununla beraber çalışanları su içmeye teşvik edecek uygulamalara da gidilebilir.
Suya İhtiyacımız Olduğunu Nasıl Anlarız
Ne kadar suya ihtiyacımız olduğu günden güne değiştiğine göre bunu ölçmenin veya anlamanın bir yolu olmalı elbette. San Francisco California Üniversitesi’nde sinirbilim alanında yüksek lisans öğrencisi olan Christopher Zimmerman, yaptığı bir çalışmada kanın çok tuzlu hale geldiğinde, beyindeki bazı nöronlar tarafından alınan sinyalle susadığınızı ileri sürüyor.
Bununla beraber idrar rengi de su ihtiyacı için iyi bir göstergedir. Berrak idrar, yeterince su içtiğinizi gösterir. Aynı şekilde koyu renkli idrar ise susuzluğun bir işaretidir. Seyrek idrara çıkma da susuzluğun bir işareti olabilir.
Ancak idrar rengine bakarak su miktarını ayarlamak ancak birkaç günlük aralıklar için etkili olabilir. Bir bardak suyun vücutta kullanılmaya başlaması ve sizin bunu hissetmeniz en az 10 dakika sürecektir.
Fiziksel aktivite yapmıyorsanız bu 10 dakikalık süre sizin için normal olabilir ancak efor gerektiren bir spor yapıyor veya ağır işlerde çalışıyorsanız tam olarak susamasanız bile belirli aralıklarla su içmelisiniz.
Bu içerik İsgnedir.com yazarı tarafından oluşturulmuştur. İsgnedir.com`un belirtmiş olduğu “İçerik Kullanım İzinleri”ne bağlı kalmak kaydıyla kullanabilirsiniz.